Tinnitus (Kulak Çınlaması) Nedir?
Akustik bir uyaran olmaksızın kulaklarda veya kafa içerisinde algılanan ses olarak tanımlanır. işitme kaybının en yaygın belirtilerinden biridir. Çeşitli hastalıkların belirtisi olup, tek başına bir klinik tablo değildir.
TİNNİTUS YAYGINLIK ORANI
Tinnitus bir yaşlılık septomu olduğu için, yaş ile birlikte insidansıda artar. Genel populasyonun %17’sini etkilerken geriatrik populasyonda bu oran %33’e kadar çıkmaktadır. En fazla 40-70 yaşları arasında görülmektedir. Yüksek sese, gürültüye maruziyet ve işitme seviyesindeki düşmenin yaygınlığını artırdığı saptanmıştır. Akustik travmalı hastalarda tinnitusun, işitme kayıplarının en fazla olduğu frekansa denk geldiği görülmüştür. Bununla birlikte işitme kaybı olmaksızın da tinnitus olabilir.
TİNNİTUS (ÇINLAMA) SINIFLANDIRMASI
Günümüzde hala ideal bir tinnitus sınıflaması olmamakla beraber en çok kabul gören ve kullanılan objektif, yani başka birisi tarafından özel metotlar yardımıyla duyulabilen ve subjektif, yani yalnızca hasta tarafından işitilebilen tinnitus olarak sınıflandırılabilir.
OBJEKTİF TİNNİTUS NEDENLERİ
- vasküler tümörler; tinnitusların yaklaşık %10 vasküler tümörlerle ilgilidir.
- Arteriovenöz malformasyonlar: Bunların büyük çoğunluğu doğuştandır.
- Arteriyel gürültüler; Bunlar genellikle pulsatil, nabızla senkron gürültülerdir. Aberran karotis interna bu gürültülerin en önemli nedenidir.
- Venöz hum; Alçak perdeli ve düşük şiddette vızıltı şeklinde duyulan seslerdir.
- Patent tuba östaki; Östaki tüpünün yeterli şekilde kapanamaması ve sürekli açık kalmasıdır.
- Palatal myoklonus: Palatal kasların istem dışı kasılmasıdır.
- İdiopatik stapedial kas spazmı: Bazı kimselerde kaba sesler ve gürültü stapes kasılma sesinin alınmasına neden olabilir. Aynı şeyler tensor timpani kası içinde geçerlidir. Bu gibi vakalarda tanı koymak oldukça zordur.
SUBJEKTİF TİNNİTUS NEDENLERİ
- Gürültüye maruz kalma: İşitme kaybı etyolojisinin en yaygın sebebidir ve tinnitus eşlik eder.
- Presbiakuzi: Subjektif tinnitusun otolojik nedenlerinden biridir.
- Otoskleroz: Orta kulak yapılarından kaynaklanan tinnitusdur.
- Endolenfatik hidrops: Tinnitus, alçak frekans özelliği taşımaktadır. Tedavi sonrası ortadan kalkmayabilir veya atak sonrasında azalarak devam edebilir.
- Ani işitme kaybı: Tinnitusun görülme sıklığının fazla olduğu diğer bir rahatsızlık da ani işitme kaybıdır. İç kulakta çok değişik şekillerde hasara neden olduğu için, meydana gelen tinnitusta çok farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır.
- Akustik nörinom: Unilateral tinnitus, yüksek frekanslı işitme kaybı ve vertigo semptomları ile bulgu veren akustik nörinomlar, sensorinöral tinnitusun sık görüldüğü bir diğer rahatsızlıktır.
- Bazı metabolik bozukluklar: Bunların başında tiroid fonksiyon bozuklukları gelir. Hipertiroidizm, kardiak debiyi artırarak şiddetli tinnitusa yol açabilir.
- Kafa travmaları: Kafa travmaları sonrasında, beyin sapı ve kafa çiftlerinde oluşan zedelenmeler tinnitus nedeni olabilir.
- Çeşitli ilaçlar ve kimyasallar: En fazla tinnitusa neden olan ilaçlar; aspirin ve aspirin içeren bileşikler, aminoglikozid antibiyotikler, NSAİ ilaçlar ve antidepresanlardır.
- TME bozuklukları ve dental patolojiler: Uğultu şeklinde tinnitusa neden olabilir. Hasta aynı zamanda işitme bozukluğu ve dengesizlikten yakınabilir.
- Nörolojik nedenler: Menenjitlerden sonra ve multipl sklerozda da şiddetli tinnituslara rastlanabilir.
- Psikolojik nedenler: Psikiyatrik tedavi altındaki kişilerin % 20-50’sinin tinnitustan yakındıkları saptanmıştır.
TİNNİTUS HASTASINDA DEĞERLENDİRME
Öykü: Tam bir öykü almak, tinnitus hastalarını değerlendirmede çok önemlidir. Nörootolojik Muayene: Tam bir nörootolojik muayene; diapozon testlerini, kranial sinir ve serebellar testleri içermelidir. Odyolojik Değerlendirme: Tinnituslu hastaların çoğunluğu eşlik eden bir işitme kaybına sahiptir. Fakat çoğu diğer faktörlerler ve medikal durumlar bu semptomdan sorumlu olabilir. Bir çalışmada hastaların %75’inde 3 ile 8 khz arasında ortalama 30 dB işitme kaybı olduğu bildirilmiştir. Tinnitus perdesi (frekansı, pitch), genellikle işitme kaybının frekansı ile uyumludur. Bir odyogram (hava iletimi, kemik iletimi, konuşmayı ayırt etme) bütün hastalarda yapılmalıdır. En azından 8000 Hz’e kadar frekanslar test edilmelidir çünkü tinnitus genellikle yüksek perdelidir. İmpedans odyometrisi (timpanometri, akustik refleksler, akustik refleks decay) seçilmiş vakalarda düşünülmelidir. Elektrofizyolojik Testler: ABR, akustik nörinom şüphesi olan hastalarda düşünülmelidir. Radyolojik Değerlendirme: Gadolinyumlu MR; işitme kaybı olsun ya da olmasın unilateral açıklanamayan tinnitus olgularında ve retrokoklear etyolojiden şüphelenilen bilateral simetrik veya asimetrik işitme kayıplarında (azalmış diskriminasyon skoru, akustik reflekslerin olmaması, akustik refleks decay, anormal ABR) çekilmelidir. Temporal kemik BT; otik kapsül patolojilerinden şüphelenilen (otoskleroz, Paget hastalığı,..) hastalarda düşünülmelidir. Metabolik ve Alerji Testleri: Seçilmiş vakalarda metabolik testler yapılmalıdır.
TİNNİTUS ( ÇINLAMA ) TEDAVİSİ
Tinnitus multifaktöryel bir durum olduğundan ve sebebi tam olarak belirlenemediğinden spesifik bir tedaviden bahsetmek mümkün değildir. Tinnitus tedavisinde amaç; tinnitusu tamamen ortadan kaldırmak,bunun mümkün olmadığı durumlarda ise hastaya daha az rahatsızlık vermesini sağlamaktır. Hastalara kafein ve nikotin gibi stimulanların alımından ve gürültüden kaçınmaları öğretilmelidir.
TİNNİTUS TEDAVİ YÖNTEMLERİ
- Medikal tedavi
- Cerrahi tedavi
- Maskeleme
- Elektroterapi
- Psikolojik tedavi
- Diğer yöntemler